NUR YOLDAŞ

     Sanırım,  bu zamana kadar duyduğunuz en güzel, en etkileyici ses kimin deseler düşünmeden Nur Yoldaş derim.Sesi plaklarda kalmış kadın...

      Önce böyle etkileyici sözler edip özüme dönmeye bayılıyorum :) Yazıyı yazarken tabi ki Nur Yoldaş dinliyorum. Her anıma tanıklık etmiş ses. Kendisini Eski Dostlar grubunun televizyonda dönen klipleriyle öğrenmiştim. Şarkıda Sultan-i Yegah şarkısından sadece 3 mısra okuyordu. O anda kendimden geçmiştim inanın:) Orta okulda falandım. Öyle youtubedan bulup da dinleme diye de bir şey yok açıp dinleyeyim :) Televiyonda denk geldiği anda nasıl da heyecananırdım onun bölümüne gelecek diye :)  Ne garip lan. Eskiden de ondan değerliydi ya her şey. hemen ulaşılamayınca kıymet bilinirdi. (olsa gerek henüz 23 yasındayım :D)
nese efenim ondan sonra anneme sorup öğrendim kimdir nedir, ne kadar ünlüydü falan diye. Annemin gözünde hiç de star falan değildi. 1, 2 şarkısını zor hatırladı. Sonrasında plaklarını araştırdım, hayır bulsam bile o plağı çalacak gramofonum mu var ki:) sonrasında imdadıma annanem yetişti ve emektar gramofonu ve plak koleksiyonu benim oldu.( gözüm gibiler hepsi) Ancak Nur Yoldaş yoktu plakların arasında . Hayır  hala anlayamıyordum. Hayatımda duyduğum en güzel sese sahip kişinin ailemde bilinmememsi, dinlenmemesi ne garipti :) Sonrasında plakları edindim. Saatlerce dinledim sesine gurban :) Nur Yoldaşın. Kolaylık olsun diye plakların orjinal kayıtlarına da sahip oldum.

Bir gün yazlıkta sahilde demlenirken arkadaşlarla, müzik dinleyesim geldi, o ana en yakışacak şarkı da Sadabad idi. Coşkuluydum, mutluydum, haykırmam gereken şeyler vardı, çakır keyiftim....
Açtım Sadabadı son ses, ayak parmaklarının arasından  akan kumlar, yemek borumdan inen o iç gıdıklayıcı buz gibi bira, şezlongta yatarken karşımda duran o parlak yıldızlarla taçlanmış gökyüzü ve Nur Yoldaş'ın haykırışıyla ''Gidelim servi revanım yürüüüüü Sadabaddeee'' kutsal anlatılmaz anlar yaşatmıştı . Vay be tesekkürler o anlar ve daha sonrasında dinlediğim her anda yaşattığın duygular için Nur Yoldaş. Hala yaşıyor ve sanat hayatına devam ediyorsun biliyorum ancak seni canlı dinleyemedim henüz.. Belki plaklarda kalmanı istedim hep. Belki o tadı veremeyecektin kulaklarıma, ruhuma giremeyecektin ondan da korktum :)

      Son kadehte zehir sun sakiiiii!!! Ne güzel şarkılar söylemiş, ne duygulara bürünmüş. Eski eşi Ergüder Yoldaş'ın bestelerini okumuş. Sesini ne güzel çözmüş ki böyle bestelerle bu ses buluşmuş. En sevdiklerim Sadabad, Saki, Mihrimah, Mahur Beste, Defter-i Divanımız ve Handan.

    Ahmet Kaya'nın çok güzel yorumladığı Atilla İlhan şiiri olan Mahur beste dinleyende inanılmaz etkiler bırakmıştır kesinlikle. Farklı, hızlı bir ritmde olan versiyonunu dinlemek istiyorsanız bir de Nur Yoldaş'dan dinleyin derim. Evet Ahmet Kaya yorumu daha iyi diyeceksiniz ama ben bu yorumu da çok iyi buluyorum.

    Nese efenim bu sesler bir gün tarihe karışacak, belki yine bir Çağan Irmak filminde karşımıza çıkacak bu sesler, bu şarkılar, bu sanatla yoğurulmuş, nostaljik sesler. Belki o zaman daha değerli olacak kim bilir. Belki vefa sadece semt ismiymiş denilecek kim bilir :)) ne diyorum lan benn:)

      Sesi plaklarda kalmış güzel kadın yaşattığın tüm güzel duygular için teşekkür ederim,minnettarım...

ADI:AYLİN

    Bazı insanlar şu hayatın ne kadar da hakkını vererek yaşıyor. Kitabı okurken bunu düşündüm. Bazı insanlardan, bazı insanların o iğrenç dünyalarından kendimizi safdışı bırakınca hayat ne kadar da güzel olabiliyor.

      Ayşe Kulin bu ülkenin en önemli yazarlarından biri. Bunu her yazdığıyla belli bir kesimden çıkıp, genele yayılmasıyla da görüyoruz.Bir çok kitabını okumuş olmama rağmen bu kitabı okumak yeni kısmet oldu:) kısmet:)))


       Yaşamaktan hiç yorulmayan , ona sarılan, tadını çıkartılması gerektiğini bildiren bir karakter Aylin. Karakter de demesem iyi olur. Yaşamış, solumuş, kitaplarda hayat bulmamış biri o. 26 yaşında tıp eğitimine başlamak, her kocada farklı dünyalara girmek , çocuk isteği, askerlik neler nelerle dolu. Ben bile bu yaşta yüksek lisans okumayı hayatımdan çalınacak yıllar olarak görüyorken Aylin ne maceralara atılıyor.. pufff


     Aşk olmalı insanın hayatında. Sanırım çoğu mutsuz hayatın nedeni bu.Aşksız, sevgisiz geçen yıllar,umutsuz acıyla sonlanan aşklar...

Güzel, keyif alabileceğiniz bir kitap. Sonun da şu hayatın tadını çıkartarak yaşadığı için bravo be kadın dedim. emin olun siz de diyeceksiniz.

ŞAH & SULTAN

      İskender Pala'nın bu zamana kadar hiçbir romanını okumamıştım. Deyimlerin hikayelerini anlatan o muhteşem kitabını okuduktan sonra romanlarına da bir bakayım diyerek ŞAH & SULTAN ve OD kitaplarını da siparişlerimin arasına ekledim.

      Öncelikle okumaya ŞAH & SULTAN ' dan başladım. Sıcağı sıcağına , bitirir bitirmez de yazayaım dedim. Kitap hiç sıkmadan , su gibi akıp gidiyor öncelikle onu söyleyeyim.İyi ki sipariş ederken yapılan olumsuz yorumlara bakıp da almamazlık etmemişim. Çok güzel bir tarihle yoğurulmuş, aşkla , edebiyatla, beyitlerle süslenmiş :)) bir kitap olmuş. İlginç tarihi bilgilerle de karşılaşmak mümkün :) Yavuzun meşhur inci küpesi de başrollerde. Zaten o küpeden yola çıkılarak hikaye oluşmuş resmen . Nese daha fazla kelam etmeyim de meraklanın.

ÇAVDAR TARLASINDA ÇOCUKLAR

    J.D. Salinger'in bilinen en ünlü romanı. Türkiye'de Gönülçelen olarak yayınlanmış önce. Sonra orjinaline saygı duyularak :) Çavdar Tarlasında Çocuklar olarak piyasaya sürülmüş.Bir süre çok müstehcen diye Amerika 'da yasaklanmış :)) Bunu duyup dan o elli tonlar serisine sokmayın bu kitabı . Müstehcenlik falan göremedim ben :))

     Kitapta ergen bir kolejlinin bir gün içerisnde yaşadıkları ergence anlatılıyor. Kızlara bakış açıları nedenleriyle ayrılığa düştüğü oda arkadaşıyla kavga edince ver elini New York diyor.  :))

     Kitabın anlatımı çok yalın, düşünceler, edilen kelamlar fevkalade:) Ancak ana karakterin tasviri konusunda bence zorlanılmış veya okuyucu karakteri analiz ederken bu yanılıgıya düşülsün istemiş de olabilir veya ben çok abartıyorum :)) Olaylar dediğim gibi ergence anlatılıyor. En başarılı bulduğum nokta da bu oldu zaten.

     Başarılı ama ,öyle aklımda yer edecek bir kitap olmadı. Çok keyifle okudum , elimden bırakamadım ama hafızam için aynı şeyi söyleyemem :)

kayfeee

yayılıp hiçbir şey yapmadan (gerçi kitap okudum lannn) zaman geçirmeyi ne çok özlemişim.. stresli günler son bulmuş, hep bu günlerin geleceğini düşünürek o günlerin geçmesini bekjlemiştim ühühüüü :)

yine de sıkıldm lannn boşluktan. askerliği beklerken sevdiğim, özlediğim şeyleri yapmaktan mutluluk duyuyorum ama bir yandan da bir halta yaramıyor gibi hissediyorum. nese viskili kahvem çarptı yine..

nese bugün biraz kahveden konuşalım.. çok severim lan kahveyi. maşallah herkestede bir kahve bağımlılığı oluşmuş durumda ( hep amerikan dizilerinden heppp)  lan ben de sanki her şeyi ilk ben yapıyor, her şeyin öncüsü benmişim gibi şizofrenik belirtiler mi gösteriyorum lannnn

nese efenim türk kahvesi baştacıdır. hemen biter ama sıcaklığını koruyarak hüpletirsin ne güzell.. arkasından gelen sohbet olsun, aman ben fal bilmem ki lakırdıları olsun geyik havasına geçiş için harika bir araçtır. yalnız bazı cafelerde bu türk kahvesinin sunumunu hiç beğenmiyorum. sırf suyu da itelemek için su da getiriyorlar onu da hesaba bir güzel kitliyorlar(pek güzel de yapamıyor zaten oralar :D)
favorim tabi kızlarağası fincanda pişen kahveler diyarıııı ıımmm oohh mis
sırf kahvesini özlediğim için, bana eşlik edecek birini bulalamış olsam bile atlar gider, güzel balığımı, midyemi mideye havale eder, üstüne hemen hana geçerek kahve-sigara yapardım(sigarayı bıraktım arık tek tük)
ahhh uzun zaman oldu bakk . nese bir diğer favorim americanodur. bunu pek iyi yapan daha doğrusu usulüne uygun yapan/servis eden de pek yok. espresso yanında sıcak su getirilir. tamamlamayı içici masada yapar biz böyle gördük gurban :) bazı şıkır şıkır yerlerde doğrusunu yapanlar olmuyor değil.
bir de filtre kahve var lan ben de hiç macho maccihiato efendime söyleyeyim cappucihinolar falan demiyorum . çünkü onlar bana bayağı geliyor. onlara ben kahvemsi diyorum,kremalı-şekerli kahve mi olur söyleyin şimdi :)

bir de iğrenç 3ü bir aradalar var. öğrenciyken bile evime nadir girmiştir. kahve mi lan o böö
çözünen kahvelerden ama önerebileceğim 2 marka var ilki tchibo (ohh kokusuna gurban yanımda tütüyor :)
şimdi bu çözünen kahvelerin haslarındandır hem ucuz hem kaliteli hem de alafrangalı :)
2. ise davidoff tur bence çok kaliteli ikisi de şayet okuyacak olursanız yazımı (ki sanmıyorum/okursanız 3 kere şaplak çalın duyarım ben :D) hemen temin etmenizi öneririim

her yerde de kahveciler türedi. annemler bile starbucksta altın günü yapar oldular be:) şimdi aslında bunlar güzel sosyalleşme mekanları, sakıncalı değil, yedikleri içtikleri de topu topu bir kahve/çay belki dilim pasta yerler :)  3 saat muhabbete değecek nitelikte para da ödeniyor ee daha ne olsun.
ama ergenlerin oraya gelip , (gerçi ünili de çok geliyor)  salak salak ders çalışmaları inanın midemi bulandırıyor. çok banalsınız lann diyesim geliyor ama demiyorum banane beee. nese ne bok yerseniz yiyin :)

evet  kahve güzeldir. afiyet olsun....

okuma şenliği için listemm

kategoriler



1. Kategori (10 puan): Altın Kitaplar Yayınevi’nden çıkan bir kitap okuyanlara.

Altın  Kitaplar Yayınevi benim için de çok özel bir yayınevi. Çocukken pek de önemli değildi yayınevi , yazarların ismi bile pek önemli olmazdı:) daha doğrusu pek dikkatimi çekmezdi ama çocukken okuduğum birçok kitabın bu yayınevinden çıkmış olması ayrı bir bağ yarattı bende ne bileyim:) onun dışında bir de eskiden her ay kitap çekilişi yaparlardı sitelerinde şimdi devam ettirmiyorlar ama olsun o heyecan da güzeldi kazanamasam bile :)
seçimimi değiştirerek STEPHEN KİNG-HAYVAN MEZARLIĞI  yapıyorum.

2. Kategori (10 puan): Kütüphaneden ödünç alınmış veya sahaftan satın alınmış bir kitap okuyanlara.

Kütüphanelere gitmeyi çok severim. Ancak ödünç kitap alıp okumam 2 defa olmuştu. ne sevviyormuşum be peh :) genelde ders çalışmaya giderdim laaa napalım :)
nese kategori seçeneklerinden sahafı tercih ediyorum ve yakın zamanda sahaftan aldığım AZİZ NESİN- ZÜBÜKLÜĞÜN SONU YOK ki tabını bu kategoriye uygun görüyorum ancak kitabı elime alıp bir görüyorum ki sayfa sayısı 156 kurala uymuyor bunun için zamanında yine bir sahaftan aldığım YAŞAR KEMAL -ÜÇ ANADOLU EFSANESİ   kitabı bu kategoriye yerleşiyor:)

3. Kategori (10 puan): Adında bir hayvan adı olan bir kitap okuyanlara.

Bu kategori için seçtiğim kitap WILLIAM GOLDING-SİNEKLERİN TANRISI .

4. Kategori (15 puan): 600 sayfadan uzun bir kitap okuyanlara.

600 sayfa çok da fazla değil yeter ki akıp gitsin kitap:) bu kategori için OĞUZ ATAY-TUTUNAMAYANLAR kitabını seçiyorum .

5. Kategori (15 puan): Nobel Edebiyat Ödülü kazanmış bir yazarın bir kitabını okuyanlara.

Bu zamana kadar hiç Orhan Pamuk okumadım, niyeyse pek ilgimi çekmedi, bu kategoriyle okuyayım dedim ama sonra gözüme daha güzel bir seçenek çarptı. Hatta D&R'den sipariş edip de temin edilemeyen bir kitabı mutlaka temin etmeli, okumalıyım demiştim :)
ALBERT CAMUS-ŞATO

6. Kategori (15 puan): Türk edebiyatında klasik kabul edilen bir roman okuyanlara.

Türk edebiyatı klasiklerini ergenlik dönemimde yayıla yayıla okumayı pek severdim:) bence dizileştirilmeyi haketmeyecek kadar da değerlilerdi :) nese canım zamanında pek severek okuduğum ancak bu sefer 1969 basım yılı olanını okuyacağım bir kitabı seçtim.
HALİDE EDİP ADIVAR-SİNEKLİ BAKKAL     

7. Kategori (15 puan): Hiç okumadığınız bir ülke edebiyatından bir kitap okuyanlara.

Avustralya edebiyatına dair hiçbir bilgim yok. Hiçbir yazarını bilmem etmem:) Günümüzde de pek popüler olmaya başlayan bir yazarla başlayayım dedim . GRAIG SILVEY-TANRININ UNUTULAN ÇOCUKLARI

8. Kategori (20 puan): Sinemaya uyarlanmış bir kitabı okuyup filmini izleyenlere.

   okuduğum hiçbir kitabın filme uyarlamasını beğenmemiştim. umarım bu sefer faarklı olur. kategori için seçimim Audrey Niffenegger-ZAMAN YOLCUSUNUN KARISI



9. Kategori (20 puan): Adında kış mevsimine ilişkin bir sözcük olan veya konusunda kış teması olan bir kitap okuyanlara.

Kış mevsimini hiç sevmem bööö :) kış mevsimi temalı kitap bulmak da zor oldu :)
seçimim SARAH JİO-BÖĞÜRTLEN KIŞI oluyor.

10. Kategori (25 puan): Yasaklanmış bir kitap okuyanlara.

yasaklanmış kitap ve öylee kütüphanemden bana bakan bir kitap görüyorum yıllardır benim de kendime yasakladığım :) ADOLF HİTLER-KAVGAM dedim ama yine bu kategoride de değişikliğe gitmek istiyorum. Çünkü yine 20 sayfa dayanabildim bu kitaba:) . Bu yüzden yasaklı olduğunu henüz yeni öğrendiğim bir kitabı okumak istiyorum. J.D. SALINGER -ÇAVDAR TARLASINDA ÇOCUKLAR.


11. Kategori (25 puan): Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk hakkında yazılmış bir kitap okuyanlara.

En çok beğendiğim kategoriye KEMAL ARI- ATATÜRK VE AYDINLANMA kitabını uygun gördüm.

12. Kategori (25 puan): Yayınlanmış en az beş kitabı olan bir yazarın ilk kitabını veya romanını okuyanlara. [Bu kategoride kitap bulmada sıkıntı çeken çok olduğundan biraz esnettim kategoriyi]

Bu kategori de pek hoşmuş. Nabokov'un ilk romanını seçeyim dedim sayfa sayısı az geldi.Çok popüler olup, henüz okumadığım(pek de istemedim bu zamana kadar:D) , fuarlarda okurlarını gördükçe bir bakayım dediğim yazardan oldu seçimim. CANAN TAN-PİRAYE

13. Kategori (25 puan): Bir biyografi veya otobiyografi okuyanlara.

 bu kategori içinse Türkiye'nin en çok okunan kitabı olduğu halde , okumadığım bir kitabı seçtim. AYŞE KULİN-ADI:AYLİN.

14. Kategori (30 puan): Okuma yazmayı öğrendiğiniz yıl ilk kez yayınlanmış bir kitap okuyanlara.

Bu kategori de güzel fikirmiş:) 89 doğumluyum 6 yaşında okumayı öğrendim 95 den bakındım ve İHSAN OKTAY ANAR/PUSLU KITALAR ATLASI  kitabını zor da olsa buldum :)

15. Kategori (40 puan): Bir üçleme veya aynı seriden üç kitap okuyanlara.

Bu kategori için ise seçimim VASİLİ GROSSMAN - YAŞAM VE YAZGI.
    

benim de listem  böyle bakalım bitirebilecekmiyim :)  

 

şenlik varrr :)

OKUMA ŞENLİĞİ | KIŞ 2013

yine  bloglar arası gezerken karşılaştım bu ilginç ve güzel şenlikle. ben de katılıyorum . hatta şuanda kafamdan kategorilere seçeceğim kitaplar geçiyor haydi bakalım :)

Tamamen deneme amaçlı başlattığım ve 72 katılımcıyla beni de inanılmaz şaşırtan Yaz Okuma Şenliği bittiğinden beri şenliğin devamıyla ilgili kaç e-posta yanıtladığımı hatırlamıyorum artık. Aslında herkes canı ne istiyorsa bir süre okusun, kafasına göre takılsın diye şenliğe biraz ara vermek istemiştim ama sizlerden gelen yoğun talebi göz ardı etmem söz konusu olamazdı. Böylelikle, bir süre önce 8 Kasım’da başlatacağımı duyurdum Kış Okuma Şenliği’nin. Ancak, İstanbul Kitap Fuarı’ndan kitaplarını seçmek isteyen katılımcıların şenliği biraz daha erken başlatma taleplerini de reddedemedim. Sonunda çoğumuzun epeydir sabırsızlıkla beklediği o gün geldi.
İşte kurallar ve kategoriler:

Kurallar:

• Etkinlik bugün başlıyor ve 3 Mart 2014’te sona erecek. (3 Kasım’dan önce başladığınız veya 3 Mart’tan sonra bitirdiğiniz kitaplar kapsam dışı kalacak. Tarihlere dikkat!)
• Etkinliğe 3 Kasım 2013 – 3 Mart 2014 tarihleri arasında canınızın istediği vakitte katılabilirsiniz.
• Okuduğunuz her bir kitabı aşağıdaki kategorilerden sadece birine saydırabiliyorsunuz. Ancak, etkinlik devam ederken kategoriler arası okuduğunuz kitapların yerlerini değiştirebilirsiniz.
• Yapılabilecek en yüksek skor 4 ay içinde 15 kategori için toplam 17 kitabı okuyarak 300 puan almak. 
• Bir kategori için birden fazla kitap okuyarak daha fazla puan kazanamazsınız. Örneğin 600 sayfadan uzun bir kitap okuyanlar 15 puan kazanacak ama 600 sayfadan uzun iki kitap okuyan 30 puan kazanamayacak. 
• Bir kitabı birden fazla kategoriye saydıramazsınız. Örneğin 600 sayfadan uzun yasaklanmış bir kitap okuyup 15+25=40 puan kazanamazsınız. Ya 15 puan kazanırsınız ya 25 puan. Tercih size kalmış.
• Katılmak için blogunuzun olması veya okunan kitapların yorumlanması zorunlu değil. Katılmak isteyen herkesin buraya yorum bırakması gerekiyor. Yorum bırakırken lütfen e-posta adresinizi de yazın. Blogu olan katılımcılar bloglarında, blogu olmayan katılımcılar da bana e-posta (pbcelebi@gmail.com) atarak hangi kategori için hangi kitapları okumayı planladıklarını duyurabilirler. 
• Her ayın 3'ünde bir yayın yaparak kimin ne okuduğunu soracağım ve sıralamaları buradan duyuracağım. O yayınımın altına yorum bırakarak hangi kitapları okuyarak kaç puana ulaştığınızı bildirebilirsiniz.
• Kış Okuma Şenliği'nde 4 ay boyunca ALTIN KİTAPLAR YAYINEVİ destekçimiz olacak. Şenlik süresince Altın Kitaplar’ın desteğiyle katılımcılara çeşitli sürprizlerimiz olacak.

Kategoriler: 
(Tüm kategoriler için okuyacağınız her bir kitap en az 200 sayfa olmak zorunda):

1. Kategori (10 puan): Altın Kitaplar Yayınevi’nden çıkan bir kitap okuyanlara.
Aslında bu kategori canının istediği herhangi bir kitap okuyanlara kategorisi olacaktı ama yayınevinin tüm endişelerine rağmen ben kategorinin içeriğini daralttım. Bunun çeşitli nedenleri var. Birincisi Altın Kitaplar çok eski bir yayınevi ve pek çok farklı kitap türünde kitap çıkarttıkları için herkesin canının çekeceği bir kitap bulabileceğini düşünüyorum. Diğer bir neden de yayınevinin ilk şenlikte ve bu şenlikte verdiği ve vermeyi taahhüt ettiği destek. Bir de şenliğin ev sahibi olarak bu yayınevine ayrı bir gönül bağım var ama o konuya girmeyelim şimdilik. Geçen şenlikte ilk 12’de yer alan katılımcılarımızın kitapları da hazır zaten :)

2. Kategori (10 puan): Kütüphaneden ödünç alınmış veya sahaftan satın alınmış bir kitap okuyanlara.
Herkes benim gibi sahaf sever değil biliyorum ama geçen şenlikte kitaplarının çoğunu kütüphaneden alarak okuyan katılımcılar ile benim sahaf aşkımın bir araya gelerek yarattığı bir kategori oldu bu. Maksat bu kategori için okuyacağınız kitapta başka okuyucuların da izinin kalmış olması.

3. Kategori (10 puan): Adında bir hayvan adı olan bir kitap okuyanlara.
En kolay kategorilerden biri :) [İki sene önce katıldığım bir yabancı blog etkinliğinde bu kategori sayesinde "peregrine"in bir kuş türü olduğunu öğrenerek İngilizcemi geliştirmiştim :p Bu arada ben o etkinlikte "Bayan Peregrine'in Tuhaf Çocuklar"ı kitabını okumuş ve sevmiştim. Fotoğraflara ve doğaüstü güçler ilginizi çekiyorsa bu kitaba bir bakın bence. Bir de distopya severlere Margaret Atwood'un "Antilop ve Flurya"sını öneriyorum]

4. Kategori (15 puan): 600 sayfadan uzun bir kitap okuyanlara.
Geçen şenlikte bu kategoride en az 400 sayfa demiştim ama ortalama 527 sayfa okununca çıtayı yükselttim.

5. Kategori (15 puan): Nobel Edebiyat Ödülü kazanmış bir yazarın bir kitabını okuyanlara.
Yazarınızı seçmek için bu sayfayı inceleyebilirsiniz:

6. Kategori (15 puan): Türk edebiyatında klasik kabul edilen bir roman okuyanlara.
Yazar Ayları müdavimleri için kolay bir kategori. (Yazar Ayları’nda Kasım’da Yaşar Kemal, Aralık’ta Orhan Kemal, Ocak’ta da Fakir Baykurt kitapları okunacak. Bu 3 yazarın klasik kabul edilen bir sürü romanı var. Onlardan birini seçip bize Yazar Ayları’nda da katılabilirsiniz. Yazar Ayları için okunan kitaplar kategorilere uyduğu sürece Okuma Şenliği’nde de sayılıyor). Tabii bu kategorinin yazarları bu üç yazarla sınırlı değil. Yanlış anlaşılma olmasın. Örneğin bu kategori için benim hedefim Reşat Nuri Güntekin'den Çalıkuşu'nu okumak.

7. Kategori (15 puan): Hiç okumadığınız bir ülke edebiyatından bir kitap okuyanlara.
Geçen şenlikte dünya edebiyatından neler okundu diye baktığımda Amerikan, İngiliz ve Rus edebiyatının çok baskın olduğunu gördüm ve aklıma bu kategori geldi. Acaba hangi ülkelerin edebiyatlarından kitaplar keşfedilecek? Sonucunu merak ettiğim bir kategori. Bu kategori için hangi kitabı okuyacağınızı belirtirken kitabın hangi ülke edebiyatına ait olduğunu da yazın lütfen.

8. Kategori (20 puan): Sinemaya uyarlanmış bir kitabı okuyup filmini izleyenlere.
Kitap okumayı sevip de sinemadan hoşlanmayan birine rastlamadım şimdiye kadar. Eğleneceğinizi düşündüğüm bir kategori.

9. Kategori (20 puan): Adında kış mevsimine ilişkin bir sözcük olan veya konusunda kış teması olan bir kitap okuyanlara.
Şenliğimizin adına uygun bir kategorimiz de olsun istedim.

10. Kategori (25 puan): Yasaklanmış bir kitap okuyanlara.
Ne yazık ki geçen şenlikte pek ilgi görmeyen bir kategori oldu bu. Bence göz ardı edilemeyecek kadar önemli bir konu kitapların yasaklanması. Bu nedenle bu şenlikte puanını artırdım kategorinin. Daha fazla ilgi görmesini umut ediyorum. Goodreads’de yasaklanan kitaplar kategorisinde yer alan kitapların bağlantısını buradan paylaşayım. Liste tabii ki bununla sınırlı değil. Küçük bir araştırmayla çeşit çeşit yerde, tuhaf tuhaf nedenlerle yasaklanmış kitaplara ulaşabilirsiniz. Zamanlaması uyduğu için kendimin de katılacağı ve buradan da paylaşmak istediğim bir etkinlik var: #kitapagaci 11 Kasım’da dünyanın en çok defa yasaklanmış kitaplarından biri olan Harper Lee’nin Bülbülü Öldürmek kitabını okuyacak. Katılmak isteyenler olabilir diye buradan da paylaşayım istedim.

Bu kategori için hangi kitabı okuyacağınızı belirtirken hangi yıl nerede hangi nedenle yasaklandığını da yazın lütfen.

11. Kategori (25 puan): Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk hakkında yazılmış bir kitap okuyanlara.
Yorum yapmam gerekmiyor sanırım.

12. Kategori (25 puan): Yayınlanmış en az beş kitabı olan bir yazarın ilk kitabını veya romanınıokuyanlara. [Bu kategoride kitap bulmada sıkıntı çeken çok olduğundan biraz esnettim kategoriyi]
Her yazar için ilk kitabı özeldir herhalde. Usta olarak kabul ettiğimiz pek çok yazarın ilk kitabını okuduk mu acaba?

13. Kategori (25 puan): Bir biyografi veya otobiyografi okuyanlara.
Benim ve kitap bloglarından gördüğüm kadarıyla pek çok kitap blogunun okuyup yorumlamaya pek yanaşmadığı bir tür. Şenlik sayesinde ilgimizi çeken insanların hayatları konusunda bir şeyler öğrenmek faydalı olur diye düşündüm.

14. Kategori (30 puan): Okuma yazmayı öğrendiğiniz yıl ilk kez yayınlanmış bir kitap okuyanlara.
Yabancı bir yazarın kitabını okumayı tercih edecek katılımcıların kitabın Türkçe çevirisinin yayınlandığı yılı değil, orijinal dilinde ilk kez yayınlandığı yılı dikkate almaları gerekiyor. Bu kategori için hangi kitabı okuyacağınızı belirtirken hangi yıl okuma yazmayı öğrendiğinizi de yazın lütfen.

15. Kategori (40 puan): Bir üçleme veya aynı seriden üç kitap okuyanlara.
Evet, tek kategori ama 40 puan için 3 kitabı da okuyup bitirmeniz gerekiyor.

Katılmak isteyen herkese şimdiden çok teşekkürler. Aşağıya yorum bırakarak etkinliğe katılım durumunuzu belirtin lütfen. Kitaplarınızı belirleyip de blogunuzda yayınladığınızda da yorum bırakın ki bağlantıları güncelleyeyim. Blogu olmayan katılımcılar için aynı geçen etkinlikte olduğu gibi gelen e-postaları birleştirip ortak bir yayın yapacağım.

Son olarak, Pinuccia’nın Kitapları artık facebook (Pinuccia’nın Kitapları), twitter(@pbcelebi) (ve instagram (@pinuccias)’da. Beklerim efendim

Keyifli okumalar...

ah Sabahattin Ali ah....

 evet bu topraklardan bir Sabahattin Ali bir geçtiii, pir geçti.. çoğu da ölümünün kaçıcı yılında tanıdı olsun bence çok da kötü bir durum değil beee.
ben gene sana vurgunummm çalıyor bunu yazarken dayanamadım.
neyse efenim şimdi kürk mantolu madonna dan konuşmak istiyorum ondan önce , bu kitabı okuyup çevremde olsun, nette yapılan yorumlar olsun pek eğlenceli, cicili bicili , kitap kadar yorumlar da bomba . hadi bazılarını sizinle de paylaşayım..


 ''nasıl bu zamana kadar okumamışım, mükemmell yaaa''

 ''dehşet abi Sabahattin Ali diye birinin kitabı var Madonna'nın hayatını yazmış öyle böyle değil''

''kısacık be ne o öle hemen bitti sonunda ağladım amaaa''

gibi gibii...

pek de yazacak b irşey bulamıyorum
pek özel, pek etkileyici
pek sarsıcı
pek ne bu lan
dedirtici bir kitapp

rahat uyu Sabahattin Ali